BEDENSEL ENGELLİLER DESTEK PROGRAMI
ÖZÜR GRUBUNUN TANIMI VE ÖZELLİKLERİ
Doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrası dönemde herhangi bir nedene bağlı olarak iskelet (kemik), kas ve sinir sistemindeki bozukluklar sonucu, bedensel yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybeden, toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük yaşamdaki gereksinimlerini karşılamada güçlükleri olan, bu nedenlerle korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişiye bedensel özürlü; bu duruma yol açan durumlara ise bedensel özür denir. Bedensel özürleri nedeni ile sağlıklı kişilerden farklılaşan ve eğitim hizmetlerinden gereğince yararlanamayan bu bireylerde bilişsel, psiko sosyal ve duyusal gereksinimlerin yanı sıra hareket ve fonksiyonel yeteneklerin geliştirilmesi de büyük önem taşımaktadır.
Çeşitli nedenlerle kaba ve ince motor gelişim becerileri olumsuz yönde etkilenmiş bu kişilerin kendilerinden beklenen fonksiyonel hareket ve becerileri yerine getirmeleri değişik derecelerde kısıtlanmıştır. Bu duruma yol açabilecek ve sıklıkla karşılaşılan nedenler aşağıda kısaca tanımlanmıştır.
1.Serebral Palsi: SP (CP) şeklinde kısaltılmış olan bu hastalık grubu, gelişmekte olan beynin (gebeliğin başlangıcından ikinci yaşın sonuna dek) değişik nedenlerle zarar görmesi sonucu ortaya çıkan duyu, algı ve hareket bozukluğudur. Ortaya çıkan klinik tablonun ağırlığı, beynin zedelenme derecesine, hasarın yerine ve bireyin yaşına bağlıdır. Oluşan tablo ilerleyici değildir. Bu tablonun vücudun tamamını etkileyen şekli tetraparezi (kuadriparezi), daha çok bacakların etkilendiği şekli diparezi (dipleji), vücudun bir yarısının etkilenmesi hemiparezi, tek kol veya tek bacak etkilenmesi monoparezi olarak adlandırılır. Bu durum farklı şekillerde kendisini gösterir.
a. Spastik Tip: Kasın istem dışı sertliğini ifade eden bu durum; hareketlerin yavaşlamasına, harekette kontrol güçlüğüne ve çeşitli hareket kayıplarına sebep olur.
b. Atetoit Tip: Hareket ve pozisyonlara bağlı olarak kaslar bazen sert bazen de gevşektir. Hareketler istemsiz, yavaş ve sürüncemelidir.
c. Ataksik Tip: Duruş, denge bozuklukları, hareketlerde titreme ve koordinasyon bozuklukları ile karakterizedir.
ç. Hipotonik Tip(Gevşek): Tüm vücut kaslarında yaygın gevşeklik söz konusudur.
d. Karışık Tip: SP’nin farklı tiplerine ait özellikleri bir arada taşır. Çoğunlukla atetoid ve spastik tip birliktedir.
2. Merkezi Sinir Sistemini Etkileyen Dejeneratif, Metabolik ve Genetik Kökenli Hastalıklar: Motor gelişim geriliğine bağlı hareket ve fonksiyon kayıplarına yol açar. (Down sendromu, Subakut sklerozan panensefalit, Joubert sendromu, Rett sendromu, Prader-Willi sendromu, Williams sendromu vb.)
3. Mental Motor Retardasyon (MMR) (Mental Motor Gerilik): Zekâ, duyu, algı ve motor bozuklukların çeşitli oranlarda bir arada görüldüğü durumu ifade eden genel bir başlıktır.
4. Doğuştan Kol Felci (Brakial Pleksus Yaralanması): Doğum sırasında kola giden sinirlerin zedelenmesine bağlı olarak ortaya çıkan, hareket ve duyuyu etkileyen felç tablosudur. Tek taraflıdır. Etkilenen kolda tamamen bir felç tablosu olabileceği gibi ağırlıklı olarak elde ya da omuz çevresindeki kasların zayıflığı ile de seyredebilir.
5. Omurilik Kapanma Defektleri (Spina Bifida-Meningomyelosel): Omuriliğin ve omurilik sıvısının dışarıya doğru kese şeklinde fıtıklaştığı ve bacaklarda tek ya da çift taraflı değişen derecelerde felçlere neden olan bir hastalıktır. Bazı hastalarda beyin omurilik sıvısının dolaşımının beyin içinde kapalı kalması sonucu beyinde birikmesi ve buna bağlı başın büyüdüğü (hidrosefali) görülebilir. Hidrosefali beyin gelişimini ciddi olarak engelleyebilecek bir durumdur.
6. Doğuştan Kas Hastalıkları: İskelet kaslarının yapısındaki bozulma ve buna bağlı ilerleyici kas güçsüzlüğü ile seyreden, doğumdan itibaren ortaya çıkan bir grup hastalıktır. Kas güçsüzlüğünün yanı sıra eklem sertlikleri, şekil bozuklukları ve ilerleyici sakatlık meydana gelebilir.
7. Travmatik Nedenli Merkezi Sinir Sistemi Yaralanmaları: Çoğunlukla trafik kazası, yüksekten düşme, ateşli silah yaralanmaları gibi kazalar sonucunda oluşmakta ve sinir sisteminde geçici ya da kalıcı özre neden olmaktadır.
8. Süreğen Hastalıklardan Kaynaklanan Motor Gelişim Gerilikleri: Doğuştan ya da sonradan oluşabilen, yaşam boyu devam eden ve /veya ilerleyici, ince ve kaba motor gelişim becerilerinde yetersizlik ortaya çıkaran durumları tanımlar (epilepsi, osteogenesis imperfekta ).
PROGRAMIN DÜZEYİ
Program, doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle, kaba ve/veya ince motor gelişim becerileri ve günlük yaşam aktiviteleri olumsuz etkilenmiş, bu nedenle fonksiyonel hareket yeteneği ve aktiviteleri kısıtlanmış her yaştaki bireylerin gelişimsel özellikleri dikkate alınarak hazırlanmıştır.
PROGRAMIN GENEL AMAÇLARI
Bu program ile bireylerin;
1. Normal motor gelişim basamaklarındaki becerileri kazanmaları,
2. Duruş (postür) ve hareket ile ilgili bozukluklarını en aza indirmeleri ,
3. Kaba ve ince motor becerilerini geliştirmeleri,
4. Günlük yaşam aktivitelerinde bağımsız hareket edebilme becerileri kazanmaları,
5. Bacak ve kollarını fonksiyonel bir şekilde kullanmaları,
6. Düzgün duruş ve hareket için gerekli duyu, algı, bilişsel ve motor bütünlüğünü sağlamaları,
7. Transfer ve yer değiştirmeye ve ilerlemeye yönelik (ambulasyon ) hareketlerini geliştirmeleri,
8. Yardımcı cihaz, araç gereç ve ekipmanı kullanma becerisi geliştirmeleri,
9. Gelişim basamaklarına uygun davranma becerisi geliştirmeleri,
10. Hareket yeteneğinin yanı sıra bilişsel, duyusal, psikolojik ve sosyal bütünlüğü geliştirmeleri beklenmektedir.
Osteopati, sadece ellerle uygulanan vücudu bütüncül olarak ele alan bir değerlendirme ve tedavi yöntemidir. Osteopatiye göre hastalık bir sonuçtur. Önemli olan hastalığa neden olan etkenleri ortaya çıkarmak ve bu etkenleri ortadan kaldırmaya yönelik tedavi programını oluşturmaktır. Osteopatide problemin kaynağı sadece hissedilen bölgede aranmaz. Örneğin hastadaki omuz probleminin kaynağı mide olabilir veya dizdeki bir problemin kaynağı çene olabilir. Bunu öğrenebilmek için osteopatik bir muayene yapılmalı ve problem tespit edildikten sonra vücuttaki hareket, dolaşım, sinir sistemi ve organların doğru çalışması uyarılarak vücudun kendini iyileştirmesi sağlanmalıdır.
Akupunktur, vücuttaki tanımlı noktalara iğne batırılarak uygulanan bilimsel bir tedavi yöntemidir. Akupunktur, otonom sinir sistemi üzerinden bir yandan organ fonksiyonlarımızı düzeltirken diğer yandan stres uyaranlarına karşı vücudumuzu sağlıklı tutmaya çalışır. Bu fonksiyonunu kişinin karşılaştığı stres uyaranına göre organ fonksiyonlarını düzenleyerek yapar. Bu da hastanın gevşemesine problemin çözülmesine olanak sağlar.
BOBATH TERAPİSİ
Bobath terapisinde bireysel motor fonksiyon bozukluklarının analizi yapılarak fonksiyonel sınırlılıklara karar verilir. Bobath Terapi konseptinde; doğru hareketi açığa çıkarmak için uygun tutuş teknikleri, ağırlık aktarma, derin duyu, işitsel ve görsel stimülasyon ve fasilitasyon teknikleri kullanılır. Fasilitasyon tekniği ile vücudun kendi kendini ve ortamda vücudunu algılamasını, hareketi değiştirmeyi, vücut kısımlarının hissedilmesi sağlanır. Ayrıca terapötik tutuşlar ve pozisyonlamalar ile tonus regülasyonu düzenlenir.
-Vertabra düzgünlüğünü sağlamak.
-Düzgün postürün sağlanmak ve korunmak.
-Bacak, ayak, sırt ve karın kaslarının kuvvetlendirilmek.
Yapılan bütün egzersizler sırasında solunum egzersizleri kullanılmalıdır.
PEDİATRİK KİNEZYOLOJİK BANTLAMA
• Motor yetenekleri arttırmak,
• Stabiliteyi sağlamak ,
• Postürü düzeltmek ,
• Hareket paternlerininfasilitasyonu ,
• Denge ve fonksiyonu arttırmak amacıyla kullanılmaktadır.
Kinezyolojik bant uygulamaları Kas- Dolaşım ve Lenfatik sistemleri hedef alır.
• Kas hareketini destekler,
• Fonksiyonu geliştirir,
• Ağrıyı azaltır,
• Lenfatik dolaşımı destekler,
• Hareketler ve postür ile ilgili farkındalığı arttırır.
• Motor yetenekleri arttırmak,
• Stabiliteyi sağlamak ,
• Postürü düzeltmek ,
• Hareket paternlerininfasilitasyonu ,
• Denge ve fonksiyonu arttırmak amacıyla kullanılmaktadır.
Kinezyolojik bant uygulamaları Kas- Dolaşım ve Lenfatik sistemleri hedef alır.
• Kas hareketini destekler,
• Fonksiyonu geliştirir,
• Ağrıyı azaltır,
• Lenfatik dolaşımı destekler,
• Hareketler ve postür ile ilgili farkındalığı arttırır.